1970’ li yılların EFSANE GENÇLİK LİDERİ, Ülkücü Hareket’ in BAŞBUĞ Alparslan TÜRKEŞ’ten sonra en “kudretli kişisi” ve 1980’ li yıllardan itibaren Avrupa’ da Türk Federasyon’ da “ birleştirici, yol gösterici ağabey rolüyle” gönüllere taht kuran, bütün zamanlarda mütevazi ve alçak gönüllü kişiliğiyle olduğu kadar, “dirayetli duruşuyla da” milyonların gönüllerini kazanan Ülkücü Hareketin yıkılmaz kalesi “ ebedi başkan” Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 1975-77 yılları arası Gençlik Kolları GenelBaşkanlığını başarıyla yürüten, merhum Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ’in “prenslerinden” Türkmen ONUR’ dan bahsediyorum.
Gençlik yıllarımızda: örnek aldığımız, “hayranlık derecesinde” saygı ve muhabbet beslediğimiz “ ÜLKÜ DEVİ” Türkmen ONUR’ dan… Bu satırların yazarının Münih Ülkü Ocağı Gençlik Kolu Başkanlığı yaptığı 1977-79 yılları arasında kendisiyle tanışmak (ve bir ölçüde de çalışmak) şerefine nail olduğu EFSANE isim Türkmen ONUR’ dan söz ediyorum. Kendisiyle uzun bir aradan sonra Ankara’ da buluştuk; Bizleri buluşturan değerli ülküdaşımız “ çekirdekten yetişme ÜLKÜCÜ “ ve şu sıralarda Karadeniz Teknik Üniversitesi Mezunları Vakfı Başkanlığı görevini sürdüren ,” Nevzat Başkan” namıyla maruf Kimya mühendisi/Hukukçu “iş insanı” Nevzat Ergin Kumandaş ile üçümüz bir araya geldik.
Türkmen ONUR, her zamanki mütevazı , bir o kadar da” vakur” duruşuyla, kendisinde var olan “ Türk-İslam Ülkücüsü terbiyesiyle” kısa sohbetimizde bizleri yine mest etti, yine kendisine hayran bıraktı. Kendisinin 45 yıl önceki heyecanlı hali ve “ önce devletim ve milletim, sonra davam , ondan sonra şahsım” vecizesinin “ SESSİZCE HAYKIRIŞINA” şahit olduk… Kendilerinin yüksek hoşgörüsüne sığınarak içeriğinin bir bölümünü naklettiğim konuşmamızda Türkmen başkanımızın, Allah’ ın izniyle geçirdiği hastalığın “ şifasını bulmakta olduğunu” beyan etmesi bizleri mutlu kıldı.
Geçirdiği ağır bir hastalık ve başarılı bir ameliyattan sonra “ kontrol için gittiği” Gazi Üniversitesi Hastanesi’ nin bahçesinde buluştuğumuz Türkmen Başkan’ la karşılıklı hal-hatır sormak faslından sonra kendisi, hastalığın da şifa nın da Allah’ tan (cc) geldiğini tevekkül sahibi olmak gerektiğini ifade etti… Daha sonra; “Bu hastahane çok iyi hizmet veriyor, her gün onkoloji bölümüne 150-200 hasta geliyor, kemo terapi alıyor, devletimiz her türlü tedavi masrafını karşılıyor , Allah(cc) devletimize zeval vermesin” ifadesinde bulundu.
O Türkmen Onur ki, davasına, liderine, ideolojisine ömür boyu sadık kalmış, şahsi ikbal peşinde hiç koşmamış, amma maalesef kıymeti bilinip hakkı teslim edilmemiş bir “ soylu duruş abidesi” gibi karşımızda duruyor, ne devletinene de partisine yönelik hiç bir sitem veya serzenişte bulunmadı. İşte 1968/1978 kuşağının “ ahlak abidesi” Gençlik Lideri Türkmen ONUR başkan, işte TÜRKMEN’ce bir davranış, işte ONUR’ lu bir duruş. Allah kendisine ve muhterem eşi hanımefendiye sıhhatli uzun ömürler ihsan eylesin…
Kıymetli büyüğümüz, Saygıdeğer Türkmen Onur Beyefendi" ye Allah'tan acil şifalar diliyoruz. Türk Ülküsü için varolan heyecanına bizleri de dahil etmesini önemsiyoruz. "Ne Mutlu Türküm Diyene" Saygılarımızla,
Murat ÖZTÜRK
22-04-2023 19:04