Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarımız, kimlikleri ve kültürleriyle bulundukları toplumlarda hem bir köprü hem de bir güç unsuru oldular. Anadolu’nun alın terini, azmini ve vatan sevgisini dünyanın dört bir yanına taşıyan bu kardeşlerimiz, bulundukları ülkelerde adeta birer Türkiye elçisi oldular. Bugün Almanya’dan Hollanda’ya, Fransa’dan Belçika’ya kadar her köşede, ülkemizin adını başarıyla temsil eden milyonlarca yurttaşımız bulunuyor.
Ancak ne yazık ki bu kardeşlerimizin yıllardır çözüm bekleyen sorunları, hak ettikleri ölçüde dikkate alınmamış ve çözülmemiştir. Onlar, yalnızca Türkiye’ye ekonomik katkı sağlayan insanlar değil, aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa’daki sesi ve gücüdür.
Onların sorunlarına kayıtsız kalmak, yalnızca bireyleri değil, milletimizin geleceğini de ihmal etmek anlamına gelir. Bu nedenle yurtdışındaki vatandaşlarımızın meselelerini çözmek, sadece bir siyasi vaat değil, milli bir sorumluluktur. Bugün yurtdışındaki vatandaşlarımız çifte vatandaşlık haklarından askerlik bedeline, konsolosluk hizmetlerinin yetersizliğinden yüksek uçak bileti fiyatlarına kadar çeşitli sorunlarla karşı karşıya.
Çifte vatandaşlık konusundaki engeller, gençlerimizi iki ülke arasında sıkışmış bir duruma sokuyor. Askerlik bedelinin yüksekliği ise ailelere maddi bir yük bindiriyor. Yurtdışında yaşayan Türklerin hem kendi ülkelerinde hak ettikleri saygıyı görmeleri hem de yaşadıkları ülkelerde güçlü bireyler olarak varlık göstermeleri için bu sorunların çözülmesi gerekiyor.
Özellikle Bavyera gibi yoğun Türk nüfusunun yaşadığı bölgelerde sorunlar daha da belirgin hale geliyor. Münih Başkonsolosluğu’nun yetersizliği, Freising, Landshut ve Augsburg gibi şehirlerde yaşayan vatandaşlarımızı mağdur ediyor.
Bu büyük bölgeye hizmet götürmek için mobil konsolosluk hizmetlerinin devreye sokulması elzemdir. Pasaport yenilemeden noter işlemlerine kadar her konuda vatandaşa yakın olmak, devletin sıcak elini hissettirmek demektir. Aynı şekilde bu bölgelerde kalıcı konsolosluk ofisleri açılmalı ve bürokrasi vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Bir diğer büyük sorun ise uçak bileti fiyatlarıdır. Bayramlarda, düğünlerde ve cenazelerde Türkiye’ye gitmek isteyen vatandaşlarımız, fahiş fiyatlar nedeniyle bu isteklerini gerçekleştiremiyor. Bu durum, hem bireysel olarak insanlarımızı mağdur ediyor hem de Türkiye’ye olan bağlarını zayıflatıyor. Devlet, havayolu firmalarıyla iş birliği yaparak bu soruna kalıcı bir çözüm getirmek zorundadır.
Ayrıca gençlerimiz için askerlik bedelinin makul seviyeye çekilmesi, aileleri büyük bir ekonomik yükten kurtaracaktır. Saadet Partisi olarak önerimiz, askerlik bedelinin 1000 Euro seviyesine indirilmesidir. Bu, yurtdışındaki gençlerimizin hem ekonomik anlamda rahatlamasına hem de Türkiye ile bağlarını güçlendirmesine katkı sağlayacaktır. Saadet Partisi olarak biz, yurtdışındaki vatandaşlarımızın sorunlarını yalnızca seçim dönemlerinde hatırlanan meseleler olarak görmüyoruz.
Bizim için bu insanlar, Anadolu’nun bir uzantısı, Türkiye’nin kalbinin attığı birer temsilcisidir. Onların ihtiyaçlarına samimiyetle eğilmek, sorunlarını çözmek ve Türkiye ile bağlarını güçlendirmek bizim en büyük önceliklerimizden biridir.
Son olarak, şunu asla unutmamalıyız: Yurtdışındaki seçmen, Türkiye’nin Avrupa’daki sesi ve gücüdür. Onların sorunlarını çözmek, sadece siyasi bir görev değil, aynı zamanda milli bir sorumluluktur. Saadet Partisi olarak bu bilinçle hareket ediyor ve adil, birleştirici ve çözüm odaklı bir anlayış ile yurtdışındaki kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz.
Yorum Yazın