Bugün Türkiye'de; hakkında hiçbir şey bilinmediği halde, en çok konuşulan konu nedir diye sorarsanız, size rahatlıkla 'Tarım' derim. Ve bu konuda en çok da 'Türkiye'de tarımı bitirdiler abi' geyiğini çok sık duyarsınız. Lakin; 'Konuyu şöyle bir derinlemesine bir de ben inceleyeyim; bu tarım da neyin nesidir' diyen çok az insan olduğu için de;bu mevzuya hakkıyla vakıf olanların sayısı bir elin parmaklarını geçmez... Şimdi gelin şöyle madde madde gidelim...
Bugün Türkiye'miz; ekilebilir arazi bakımdan, dünyanın hala en önemli ülkerinden biri konumundadır...
Ülkemiz tarım üretiminde Avrupa'da birinci; dünyada ise onuncu sıradadır.
Ülkemizde en fazla 19 milyon ton ile buğday üretilmektedir.
Ülkemizde ayrıca:
-Büyükbaş hayvancılık
-Küçükbaş hayvancılık
-Su ürünleri yetiştiriciliği
-Kümes hayvancılığı
-Arıcılık
-İpek böcekçiliği
alanlarında faaliyet gösterilmektedir.
Neticede bunlar üç aşağı; beş yukarı bilinen normal bilgilerdir.
Fakat bütün iyiniyetli çalışmalarımıza rağmen; benim samimi kanaatlerime göre, Türkiye'mizde bilhassa tarım konusunda tam randımanlı çalışmayı bir kenara bırakın üretim potansiyelimizin yüzde onunu bile yakalayabilmiş değiliz.
Ne kadar geniş toprağınız olursa olsun; o toprağı işlemediğiniz müddetçe, o topraktan verim almanız mümkün değildir...
Burada önemli olan husus; zamanın ruhuna uygun 'Tarım politikaları' uygulamak suretiyle, insanlarımızı toprağa yönlendirmek olmalı.
İyi kullanılırsa; toprak her zaman kazandırmış ve insanlığı tarih boyunca doyurmuştur...
Yani;
Toprak varsa, tarım vardır; tarım varsa, insanlık vardır...
Çünkü insanlığın beslenmesini sağlayan yegane unsur toprak ve o toprağı akıllıca işleyen metodlardır...
Tarım bakanlığımızın birçok konuda inanılmaz teşviklerine rağmen; insanlarımız alıştıkları rahat şehir hayatını bırakıp, tarım yani köy hayatına dönmek istemiyorlar. Bu durum da haliyle birçok olumsuzlukları beraberinde getiriyor. Mesela bir market de ürün aşırı pahalıysa bunun nedenlerinden biri üretimin azlığındandır.
Bugün köylerde yaşayan insanların sayısı gitgide düşmektedir. Şehir nüfuslarında ise her yıl büyük patlamalar yaşanmaktadır. Bu da tüketimin üretimi her alanda kat be kat solladığı manasına gelmektedir. Şimdi bırakın Avrupa pazarını; Türkiye'de herhangi bir tarım ürününü iç pazarda anında paraya çevirmek mümkün. Çünkü üretim çok sınırlı ve gittikçe de azalma eğilimi göstermektedir.
Bunun elbette çareleri var; ben de bu köşede sizlere konu hakkında bilgilendirmeler yapacağım. Bugün tarın bakanlığımızın açtığı kurslar var. Verdiği teşvikler var. Tarıma yatırım yapmak isteyenler için devletimizin inanılmaz destekleri var. Avrupa'da yaşayan siz değerli kardeşlerimize bu konuda danışmanlık hizmeti vermek için kolları sıvamış bulunmaktayız. Ankara başta olmak üzere birçok ilimizde bulunan Tarım il müdürlüklerimizin de katkılarıyla sizlere ülkemizde tarım yatırımlarını anlatmak için çeşitli seminerler vasıtasıyla sunumlar gerçekleştireceğiz.
Ayrıca ülkemizde tarımın hangi alanlarında daha karlı yatırımların yapılacağı konularını önümüzdeki günlerde yazıya dökeceğiz inşallah
Tarımımız bitmesin bir ucundan ben de tutayım diyorsan duyuracağımız gelişmeleri lütfen takibe alınız.
Yorum Yazın